üniversite yıllarımız.. biz iki erkek arkada$ız.. onlar da iki kız.. öyle tanı$tık siyasal bilgiler fakültesi´nin kantininde.. birlikte çıkıyoruz.. o yıllarda çıkma ne demek.. sinemaya falan gidiyoruz öğleden sonraları. ak$am üzerleri de o zamanlar, çok ünlü filiz pastanesi´nde bulu$up çay falan içiyoruz.. gözlerden gözlere, zaman zaman birle$en ellerde bir flört var, hepsi o.. çok sevdiğim bir $iir vardı, aklımda kaldığı kadarıyla, $öyleydi sanki o yıllardaki a$klarımızı anlatan..

_ bir $ey var aramızda, senin gözlerinden belli, benim yanan yüzümden. susuyoruz, arada bir, gülü$erek ba$lıyoruz söze. ne kadar gizlesek nafile, bir $ey var aramızda, senin gözlerinde ı$ıldıyor, benim dilimin ucunda.. söyleyemiyoruz “seni seviyorum” diye.. ama öyle $eyler yapıyoruz ki, her $ey ayan beyan.. ne mi yapıyoruz mesela.. biz üçümüz, mülkiyeliyiz.. “aramızda bir $eyler olan” ortadoğulu.. bir gün öğleye doğru, üç mülkiyeli, kızılay´da rastla$tık.. sinemaya gitmek üzere sözle$iyoruz. uzaktan bizim ortadoğulu çıktı meydana… “hayrola” dedi. “öğleden sonra sinemaya gidiyoruz, haydi sen de gel” dedim. “çok mu istiyorsun” dedi. “evet” dedim… “biletleri alın beni bekleyin. senin için gelirim” dedi, ko$tu gitti. sinema ikide.. ikiye çeyrek kala bulu$tuk. üç mülkiyeli.. ortadoğulu görünürde yok… bizim kız, “hadi girelim” dedi.. “o laf olsun diye “gelirim” dedi. “gelemez. öğleden sonra final sınavı var. nasıl gelir ki!…” biletlerin ikisini onlara uzattım.. “gelecek” dedim.. “siz girin, ben beklerim…” saat iki buçuğu geçiyordu, sinemanın önünde bir taksi durdu.. içinden nefese nefese, ortadoğulu indi.. “kusura bakma geç kaldım,” dedi.. “öğleden sonra final sınavım vardı. bu sınava raporsuz girmezsek, dönem hakkım yanar. bu yüzden girdim. kağıdın altını hemen bombo$ imzalayıp verdim. fırladım, taksiye ko$arken ayağım burkuldu, topuğum kırıldı.. yurda gidip ayakkabımı deği$tirmek zorunda kaldım. bu yüzden geciktim..” sonra kulağıma eğildi… “ama ne kadar geç kalırsam kalayım, kapıda beni bekleyeceğini biliyordum” dedi. “ben de geleceğini biliyordum” dedim, elini elimin içinde sıkarken. sevginin en yüce anıdır, inanmak… ama ben ba$ka $ey anlatmak istiyorum, bugün.. insanları ne kadar seviyoruz.. onlara ne kadar değer veriyoruz.. bunun bir tek $a$maz ölçeği var… günlük hayatımızdaki önceliklerdeki yeri? “hadi sen de gel” dediğimde “sınavım var, gelemem” diyebilirdi. ortadoğulu.. kimse de bir $ey diyemezdi. öyle demedi… “senin için her$eyi yaparım” dedi.. benimle herhangi bir gün, herhangi bir saatte gidebilece- ği o sinemaya, sırf ben o gün istiyorum diye, o gün gidebilmek için, sınavdan “sıfır” almaya razı oldu. $imdi bir de herkesin günlük ya$antısında her zaman rastlanan ba$ka örneklere bakın.. “sevgilim, sana tapıyorum. bugün bulu$mayı çok isterdim ama, berberden randevu almı$tım…” “alo, darling.. bu gece seninle bulu$acaktık ya.. bir kız arkada$ım boy frendi ile bozu$mu$.. onu teselli etmem gerek. beni affet!” “hayatım, sen bir tanesin. ama yarın bulu$amayız.. galatasaray´ın maçı var..” listeyi sabaha kadar uzatabilirsiniz. $imdi, bir dü$ünün.. hem size ileri sürülen özürlere.. hem sizin ileri sürdüklerinize.. kimi, neleri tercih ediyorsunuz, kimlere… ve siz nelere tercih ediliyorsunuz? eğer, sizin için berberden, maçtan, sizi davet eden ya da size gelen herhangi bir arkada$tan sonra geliyorsanız, sakın onu sevdiğinizi falan dü- $ünmeye kalkmayın. insanlar bazen kendilerini de kandırır, sevdiklerine.. ya da $üpheye dü$erler; “ona kar$ı duygularım, çok karı$ık.. seviyor muyum acaba” diye.. **sevginin ve değerin en yanılmaz ölçeği, tercihtir, önceliktir… **“hadi sinemaya gidelim” dediğinizde, arkada- $ınız “tabii, harika” demeden önce “ne film oynuyor” diyorsa, hele hele, ardından “ben o filmi sevmem” deyip, bulu$ma teklifinizi reddediyorsa mesela, bilin ki asıl sevdiği sinemadır… siz değilsiniz.. siz ancak onun ilgisini çekecek bir film ve bo$ bir zamanını bulabilirsiniz, onunla bulu$abilirsiniz.. bunun adı da sevgi olamaz tabii. sevgide önemli olan bir arada olmaktır. sinema bahanedir, sadece… **dü$ünün bakalım, sevdiğinizi sandığınız insanın, hayatınızdaki öncelik sırası nedir?**en tepede mi?.. o zaman gerçekten seviyorsunuz demektir. ya da $öyle.. hayatınızdaki en büyük önceliği daima size veriyorsa, hiç $üpheniz olmasın, en çok sizi seviyor. onun için en değerli varlık sizsiniz. hem de karma$ık duygularınızı çözmenin, hem de onun duygularını kesinlikle belirlemenin en $a$maz yoludur. öncelik testi… çünkü en çok sevilen, en önce gelir… “benim her $eyimsin” kolay laftır, herkes söyleyebilir. eğer sizi her $eye tercih ediyorsa, ancak o zaman, her $eyisiniz demektir, gerçekten. birisiyle ilgili duygularınızdan ya da onun duygularından $üpheniz varsa, derhal bir “öncelik” testini yapın, her günkü ya$antınızdan örnekleri hatırlayarak.. $a$maz gerçek hemen ortaya çıkacaktır. sevgi, bir bakıma, önceliktir, çünkü!_

_hıncal uluç. _